Teknik Bilgi
Anasayfa Hizmetlerimiz İletişim
Topraklama
Yıldırımdan Korunma
Exproof Tesisat Kontrolu
İç Tesisat Kontrolleri
Yalıtım Direnci Ölçümleri
Aydınlatma Ölçümleri
 Topraklama Ölçümleri Topraklama tesislerinde muayene, ölçme ve denetleme: Yönetmelik madde 10-a ‘da açıklandığı üzere her topraklama tesisi, montaj esnasında ve işletme aşamalarında periyodik olarak kontrol edilecektir. Yapılacak kontrollar - Gözle muayene, - Koruma iletkenlerinin, ana ve tamamlayıcı potansiyel dengeleme iletkenleri bağlantılarının sürekliliğinin ölçülmesi ve denetlenmesi, - Elektrik tesisinin yalıtım direncinin ölçülmesi ve denetlenmesi, - Toprak özdirencinin ölçülmesi, - Topraklama direncinin ölçülmesi, - Beslemenin otomatik kesilip kesilmediğinin denetlenmesi, - Çevrim empedansının kontrolu, - Hata akımı koruma düzeninin kontrolu, şeklinde sıralanmaktadır. Çeşitli topraklama tesislerinin işletme dönemi içindeki muayene, ölçme ve denetlemelere ilişkin önerilen periyotlar aşağıda verilmiştir: 1) Elektrik üretim iletim ve dağıtım tesisleri (enerji nakil ve dağıtım hatları hariç) için: 2 yıl, 2) Enerji nakil ve dağıtım hatları için: 5 yıl, 3) Sanayi tesisleri ve ticaret merkezleri için: i) Topraklamalara ilişkin dirençlerinin muayene ve ölçülmesi: 1 yıl, ii) Topraklama tesisleri ile ilgili diğer muayene, ölçme ve kontroller: 2 yıl, 4) Sabit olmayan tesisler için: i) Sabit işletme elemanları için: 1 yıl, ii) Yer değiştirebilen işletme elemanları için: 6 ay. 5) Parlayıcı, Patlayıcı Tehlikeli ve Zararlı Maddelerle Çalışılan İşyerleri ve İşlerde Alınacak Tedbirler Hakkında Tüzük kapsamındaki topraklama tesisleri ile ıslak ortamlarda çalışılan işyerlerindeki topraklama tesislerinin muayene, ölçme ve denetleme periyotları bir yılı aşamaz. TOPRAKLAMA GENEL BİLGİ TOPRAKLAMA Elektrik tesisleri hayatımıza geniş ölçüde girmiştir. Bugün artık elektrik enerjisinden yararlanmadan yaşamanın kolay olmadığını söyleyebiliriz. Elektrik enerjisi sayılamayacak kadar çok yerde işimizi, normal şartlarda kolaylaştırırken, yalıtım bozuklukları insanlar ve diğer canlılar için tehlike doğurabilir. Bu tehlike “ Elektrik Çarpması ” olarak adlandırılır. Yalıtım bozuklukları yangınlara da yol açabilir. İnsanların ve diğer canlıların elektrik çarpması olayı etkisinde kalmaları için vücutlarının iki ayrı noktasının farklı elektriksel potansiyellerde olması ve bu sebeple üzerlerinden akım geçmesi gerekir. Bir kişinin gerilim altındaki tesis bölümlerine dokunması doğrudan veya dolaylı yollardan olabilir. Doğrudan dokunmaya karşı alınan önlemler yapısal ve mekanik önlemler ile yalıtma olarak özetlenebilir. Topraklama; Elektrikli işletme araçlarının (generatör, transformatör, motor, kesici, ayırıcı, direk, aydınlatma armatürü, buz dolabı, çamaşır makinası v.b.) aktif olmayan (normal işletmede gerilim altında olmayan) metal kısımlarının bir iletken üzerinden toprakla birleştirilmesidir. Toprakla bağlantı çeşitli şekillerdeki topraklayıcılarla (toprak elektrotları) yapılır. Topraklama başlıca üç amaçla yapılmaktadır. 1. Koruma topraklaması İnsanları tehlikeli dokunma gerilimlerine karşı korumak için işletme araçlarının aktif olmayan metal kısımlarının topraklanmasıdır. (Normal şartlarda gerilim altında olmayan kısımlar) 2. İşletme topraklaması İşletme akım devresinin, tesisin normal işletilmesi için topraklanması. (Aktif kısımların topraklanmasıdır. Normal şartlarda gerilim altında olabilen kısımlar) 3. Fonksiyon topraklaması Bir iletişim tesisinin veya bir işletme elemanının istenen fonksiyonu yerine getirmesi için yapılan topraklamadır. Yıldırım etkilerine karşı koruma, raylı sistem topraklaması, İletişim tesisleri işletme topraklamasıdır.
 YILDIRIMDAN KORUNMA Günümüzde yaygın olarak kullanılan yıldırıma karsı koruma sistemlerinin performansları, teorik ve gerçekleştirilen deneysel çalışmalarla ortaya konmaya çalışılmıştır. Fakat bu çalışmaların bir kısmında ticari kaygılar ağırlıklı olmuştur. Yıldırım boşalmaları, büyük elektrot açıklıklarında kanal teorisi ile açıklanır. Yıldırım boşalmalarına yol açabilen iletken kanalcıkların ve yüzeysel boşalmaların başlaması için yerel elektrik alan şiddetinin yaklaşık 5 kV/cm değerini aşması yeterli olabilmektedir Bir bulutta, yük birikmesi sonucu, elektrik alan şiddeti yeteri kadar büyüdüğünde, bulutlar arasında, bulut içinde veya bulut ile yeryüzü arasında (yıldırım) boşalmalar oluşabilir. Kuleler ve benzeri, çevresine göre yüksek yapılarda, elektrik alan şiddeti belirli bir değere eriştiğinde, yukarıya doğru gelişen yıldırımlar oluşabilir. Yıldırımın kutbiyeti, dalga şekli ve akımının tepe değeri, yıldırımın karakteristik büyüklükleridir. Yıldırım boşalmalarının kutbiyeti negatif veya pozitif olabilir. Oluşan yıldırımların %70 -%90’ı negatif kutbiyetlidir. İnsanları, binaları, tesisleri ve donanımları yıldırımın etkilerine karsı korumak amacıyla, yıldırım boşalmalarının kontrolü ve yönlendirilmesi, elektrik mühendislerinin yıllardır devam eden bir uğraşı alanı olup; konuyla ilgili araştırmalar, yıldırım boşalmasının kesin olarak tanımlanamayan bazı belirsiz yanları nedeniyle hala devam etmektedir. Yıldırımdan korumada amaç, yıldırımın doğrudan ve/veya dolaylı etkilerini ortadan kaldırmak veya en aza indirmektir. Geçmişte, yıldırımdan korumanın amacı, yıldırıma karşı can güvenliğini sağlama ve yangın önleme ile sınırlıyken; gelişen teknoloji ve yaşam standartları, koruma olgusu ve kapsamını çok daha ileri noktalara getirmiştir. Ancak, yıldırımın doğrudan ya da dolaylı etkilerine karşı mutlak koruma sağlamanın genellikle çok zor olduğu bilinmektedir. Örneğin, yıldırımdan koruma sistemine ya da yapının bir noktasına yıldırım düştüğünde, sistemin topraklama direnci ve akımın değerine bağlı olarak, toprağa geçiş bölgesinde ve yapının tamamında, tepe değeri yüz kilovoltlar mertebesinde gerilimlere ulaşabilen potansiyel çadırı oluşabilmektedir. İLGİLİ STANDARTLAR ve YÖNETMELİKLERİMİZ Ülkemizde, yıldırımdan koruma ile ilgili bir yönetmelik bulunmamaktadır. Yoğun ve kapsamlı çalışmalarla hazırlanan, yıldırımdan korunma yönetmelik taslağı, ilgili bakanlık tarafından, Resmi Gazete’de yayınlatılmadığından, taslak düzeyinde kalmıştır. Diğer taraftan, yıldırımdan koruma sistemleri ile ilgili olarak, güncel standartlar yayınlanmış olduğu halde, bunların uygulanma zorunluluğunun olmaması ve konu ile ilgili yönetmeliğin bulunmaması nedeniyle çok farklı uygulamalarla karşılaşılmaktadır. Örneğin TSE, konu ile ilgili eski standardı ve eklerini yürürlükten kaldırıp, IEC (Uluslararası Elektroteknik Komisyonu) standart dizisini yayınladığı halde, ilgili bakanlık, eski standardı hala uygulanması zorunlu standart olarak kabul etmektedir. Bakanlıkça uygulamada zorunlu tutulan bu standart, radyoaktif yakalama uçlarını ve tesis biçimlerine ilişkin tanımlamaları (Madde 2.1.5.2.7) da içermektedir. Diğer taraftan, TS 622/1990- T1/Mart 2005 tadil standardı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 04.01.2000 tarih ve 104 sayılı yazısına dayanarak, Am-241 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının pratikte net bir fayda sağlamadığı ve özellikle büyük şehirlerdeki radyoaktivite miktarının yüksek değerlere ulaştığı gerekçeleri ile ithalatına 31.03.2000 tarihinden itibaren izin verilmediği; ancak, tesis edilmiş olan bu tip radyoaktif yakalama uçlarının, ömürlerini tamamlayana kadar kullanılabileceğini ve yine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 2001/001 Genelgesi’ne dayanarak, Ra-226 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının kullanımını yasaklamış ve mevcut tesis edilen bu tür yakalama uçlarının sökülmesini hükme bağlamıştır. Ancak, bilindiği ve TSE’nin web adresinde de açıkça belirtildiği üzere Türk Standardları Enstitüsü’nün hazırladığı Türk Standardları, ihtiyari niteliktedir. İlgili Bakanlık, bir standardın, can ve mal güvenliği, çevre korunması v.b. konuları açısından önemli olduğu ve tarafların bu standarda uyması gerektiği kararına varırsa, söz konusu standardı bir tebliğ ile Resmi Gazete’de yayınlatarak zorunlu uygulamaya koyabilmektedir. Bu standartların uygulanmasında kontrol ve denetim ilgili Bakanlığın yetki ve sorumluluğundadır. Bu şekilde zorunlu uygulamaya konulmuş bir standart revize edildiğinde veya yerine bir başka standart hazırlandığında, Türk Standartları Enstitüsü, bunu ilgili Bakanlığa bildirmektedir. Söz konusu, standart/standartların zorunlu uygulamaya konulması ve eskilerinin zorunluluğunun iptali de tamamen Bakanlığın yetki ve sorumluluğunda olmaktadır. Nitekim, TSE’nin https://www.tse.org.tr/ web adresinde, TS 622/Aralık 1990, TS 622/1990 - T1/Mart 2005 ve TS IEC 61024-1-1/2002 standartlarının TSE tarafında iptal edilmiş olduğu, ancak TS 622/Aralık 1990 standardının, ilgili Bakanlıkça zorunlu uygulamada tutulduğu belirtilmektedir (erişim tarihi: 29.09.2011). TSE tarafından yayınlanıp yürürlüğe giren seri standardın birinci bölümü, yapıların, bunların tesisatlarının, içindekilerin ve insanların, yapılara bağlı hizmet tesisatlarının yıldırımdan korunmasında izlenmesi gereken genel ilkeleri ikinci bölümü, toprağa düşen yıldırım çarpmalarından dolayı yapılarda veya hizmet tesisatlarında meydana gelen risklerin değerlendirilmesi, üçüncü bölümü bir yapının, yıldırımdan korunma sistemiyle fiziksel hasara karşı korunması ve koruma sisteminin yakınında oluşan dokunma ve adım gerilimlerinden dolayı canlılara vereceği zararın önlenmesi ile ilgili kuralları , dördüncü bölümü de bir yapıda bulunan elektrik ve elektronik sistemler için yıldırım elektromanyetik darbesinin sebep olduğu kalıcı arızalara karşı riski azaltma olanağı sağlayan korunma önlemleri sisteminin tasarım, tesis, muayene bakım ve deneyi ile ilgili bilgileri kapsamaktadır. Serinin, TSE tarafından henüz yayınlanmayan, beşinci bölümü de bir yapıya bağlı hizmet tesisatlarının (temel olarak elektrik ve telekomünikasyon hatlarının) hasarlarını ve arızalarını azaltmaya yönelik olarak alınması gereken önlemleri tanımlamaktadır. Bu standart serisi, özet olarak, Franklin çubukları ve Faraday kafesinden oluşan klasik koruma sistemini tanımlamakta,eşpotansiyel kuşak oluşturmanın ve akım/gerilim darbelerine karşı koruma düzenleri kullanımının gerekliliğine vurgu yapmaktadır.
EXPROOF TESİSAT KONTROLÜ A. Patlayıcı madde; Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gaz, buhar veya toz B: Hava (Oksijen) C: Enerji, patlamayı ateşleyecek bir kıvılcım veya güç kaynağı. Bu üç unsurdan biri devre dışı edilebilirse patlama tehlikesi kalmaz. Patlama üçgeni olarak bilinen bu olay resimde sembolize edilmiştir. Çalışma ve işletme şartları her iş yerinde ve her sanayi dalında aynı değildir. Her tehlikeli ortama aynı tip aleti yerleştirmek ve tek bir sistem uygulamak ekonomik olmamaktadır. Bu nedenle konunun uzmanları, patlayıcı ortamları tehlike derecesine göre sınıflara ayırmışlardır. Emniyet, güvenlik, işletme ve bakım kolaylığı ve bilhassa ekonomik nedenlerle her ortam için farklı bir uygulama öngörmüşlerdir. Diğer bir deyiş ile, sürekli patlayıcı kıvamda gaz olan bir yerde alınacak tedbirler ve konulacak elektrik aygıtları ile, “tesadüfen, arada bir ve çok kısa süreli” patlayıcı ortam teşekkül eden bir yerde alınacak önlemler ile çalıştırılacak elektrik aygıtları aynı olamaz. En azından ekonomik olmaları için patlayıcı ortamları sınıflara ayırmak gerekir. Bu sınıflara BÖLGE veya ZON adın verilir. Uluslar arası adı ZON olduğu için Türkçe’si yerine ZON tabiri kullanılacaktır. Patlayıcı ortamları zonlara ayırmada iki görüş hakimdir. Birincisi kömür sanayinde öncü olan BATI AVRUPA GÖRÜŞÜ ve ZON SİSTEMİ, diğeri de petrol sanayinde öncü olan KUZEY AMERİKAN GÖRÜŞÜ ve DIVISION SİSTEMİ ve uygulamalarıdır.
İç Tesisat Kontrolleri kapsamında; Yalıtım direnci, Faz-Nötr Çevrim empedansı, Faz-Toprak Çevrim Empedansı, Artık Akım Koruma Düzeneği Açma Zamanı (RCD Time), Artık Akım Koruma Düzeneği Açma Akımı ve Koruma Hattı Süreklilik ve Topraklama direnç ölçümleri ile Gözle Kontrol ve Fonksiyon Testleri yapılmalıdır. İÇ TESİSAT KONTROLLERİ KESTİRİMCİ BAKIM Güç kullanan veya ileten tüm ekipmanlar ısınırlar ve kızılötesi enerji (ısı) yayarlar. Uzaktan ölçüm cihazları olan termal kameralar nesnelerin yaymış oldukları bu görünmez kızılötesi enerjiyi (ısıyı) algılayarak elektronik sinyale dönüştürdükten sonra, kamera ekranında termal görüntü şeklinde gösterirler. Termal kamera ölçümleri esnasında sistemlere herhangi bir müdahale söz konusu olmamakta ve ölçümün tamamı sistemin normal çalışmasına devam ederken yapılmaktadır. Endüstriyel tesislerde termal kameranın bakım amacıyla kullanılması son derece etkin bir Kestirimci/Koruyucu Bakım sağlamanın yanı sıra söz konusu işletmelerdeki potansiyel tehlikeleri belirleyerek yangın ve diğer riskleri azaltmakta böylece emniyetin artmasını sağlamaktadır. Tesislerin elektrik ve mekanik sistemlerinde uygulanan termal kamera ölçüm çalışmaları, çıplak gözle görülmesi mümkün olmayan problemli elemanların kolaylıkla ve anında tespit edilmesini sağlayarak beklenmedik duruşları önlemektedir. Bu durum, işletmenin hem bakım planlarının daha iyi yapılmasını hem de üretim kayıplarının azalmasını sağlamaktadır. Termal kamera ile denetleme yeni veya revize edilmiş sistemlerin kabul testlerinin daha güvenli yapılmasını da sağlamaktadır. Sistemin yeni olması sorunsuzdur anlamına gelmemektedir. Sistemin sorunsuz kabulü için yapılacak ölçümler önceden zayıf bağlantı yerlerin, izolasyon kaçakların, aşınmış noktaların, çatlakların, yağlama sorunların veya daha sonra problem çıkarabilecek yerlerin tespitini sağlamaktadır. Termal kamera ölçümü ile tesisteki enerji kayıplarının fazla olduğu noktalar da tespit edilerek onarılmakta ve enerji tasarrufu sağlanarak maliyetler azaltılmaktadır. İşletmelerde termal kamera ölçümünün yapıldığı başlıca noktalar; Elektrik Panolarında Transformatör, Motor ve Pompalarda Şalt Sahasında Şalter, kontaktör, kesici ve sigortalarda Enerji kablolarında Mekanik Sistemlerde Buhar hatları ve vanalarda HVAC Sistemlerinde Motor yataklarında Bina, çatı ve yalıtımı yapılmış sistemlerin izolasyon kontrollerinde Fırın yüzeylerindeki aşırı sıcak noktaların tespitinde kullanılmaktadır.
YALITIM(İZOLASYON) DİRENCİNİN ÖLÇÜLMESİ Yalıtım direncinin ölçülmesi ÖNEMLİ:Yalıtım direnci ölçülecek devrenin geriliminin mutlaka kesilmesi gerekir. Devrenin anma gerilimi -V Deney gerilimi Yalıtım direnci - MΩ 500 V dahil,SELV,ve PELV durumunda gerilimler 250 > 0,25 SELV,ve PELV haricinde, 500V'a kadar olan gerilimler (500 V dahil ) 500 > 0,5 500 V'un üstündeki gerilimler 1000 >1,0 Yalıtım direnci:izolasyon direnci (iletkenliği ortadan kaldıran direnç) veya aktif uç ve toprak arasındaki direnç. Yalıtım direnci ne ile ölçülür? Direnç ölçen tüm aletlerle AVO metre-Veston köprüsü-V.A.metodu ölçü aletleri ile ve fabrikasının adı ile söylenen iki uçlu MEGER aleti kullanılarak ölçülür . Ölçüm öncesinde dikkat edilecek hususlar a-Ölçü aletinin bataryası veya pillerinin yeni olup olmadığına bakılacak. b-Bağlantı kabloları (PROB) sağlam olup olmadığı kontrol edilecek. c-Ölçüm noktasında iyi temas sağlanması için kabloların ucunda timsah ağzı (krokodil ) olacak. d-Bağlantı kabloları orijinal değilse,kullanılacak kabloların direncinin küçük olmasına dikkat edilecek. e-Ölçüm sırasında alınan değerler mutlaka kayıt edilecek. Ölçü aletinin normal çalışıp çalışmadığının kontrolü. Ölçü aletinin direnç kademesinde iki ucunu birleştirdiğimizde okunacak değerin (0) olması gerekir. İki ucu açık durumda ( ∞ ) olması gerekir. Ölçü aletinin komütatörü ölçülecek büyüklüğün konumuna getirilecek (volt-amper-ohom-ac-dc v.b) Yalıtım direncinin ölçümünde, megerin ölçüm kademesinin belirlenmesi. Ölçümü yapılacak (motor,trafo,kablo,bara) çalışma geriliminin 2 veya 2,5 katı (bazı normlarda 3 katı) Alınarak megerin komütatörü o ölçüm kademesine getirilir. Örnek: çalışma gerilimi 400 V olan motor,kablo,trafo yalıtım direncinin ölçümü. 400x2=800 veya 400x2.5=1000 V kademesi ile ölçüm yapılacak. 1000x2.5=2500 V gibi ölçülen değerler yukarıdaki cetvel çerçevesinde değerlendirilir. 1 volt için olması gereken yalıtım direnci en az 1000 Ω olmalı 230 V la çalışan bir motor için test gerilimi 230x2 =460 v -500 V ölçülecek yalıtım direnci 230x1000 =230 000 Ω olmalıdır. 0.23 MΩ
AYDINLATMA 1.Köprü Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma direkleri, rüzgar yükü, direk tepe kuvvetinin hesabı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 2.Yol Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma direkleri, rüzgar yükü, direk tepe kuvvetinin hesabı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarınauygun aydınlatma türüdür. 3.Tünel Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin tutturulması, tünel rüzgar yükü, direk tepe kuvvetinin hesabı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 4.Tarihi Mekân Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin özel olarak tutturulması, tarihi mekanın önemi ve tarihe yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 5.Açık Alan Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, açık alan ve yerleşim mekanın önemi ve tarihe yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 6.Bina İçi Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, Konut, Hastahane, İş Merkezi ve Alışveriş Merkezlerinin önemi, yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 7.Estetik ve Görsel Alan Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, estetik ve görsel alan ve yerleşim mekanın önemi ve tarihe yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 8.Stadyum ve Spor Sahaları Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, Futbol ve diğer sporlarının standartları, Stadyum ve Spor sahalarının önemi ve ilgili kuruluşların yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 9.Tehlikeli Alan Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, tehlikeli Alan Aydınlatma standartları, Tehlikeli alanda kullanılan malzemeler, kimyasal ve fiziksel özellikleri, malzemelerin karışım ve bileşimleri, ilgili kuruluşların yaklaşımı, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 10.Havaalanı Pisti Aydınlatması Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, Havaalanı Pist Aydınlatma standartları, Hava alanı pistinde kullanılan malzemeler, kimyasal ve fiziksel özellikleri, ilgili kuruluşların yaklaşımı, yedekli aydınlatma tekniği, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür. 11.Özel Uygulamalar Yapılacak aydınlatma ortamına uygun malzemelerin seçimi, hangi ürünlerin kullanılması gerektiği, aydınlatma malzemelerinin ortama uygun olarak tutturulması, özel uygulama yapılacak yer ile ilgili standartları, kullanılan malzemeler, ilgili kuruluşların yaklaşımı, yedekli aydınlatma tekniği, acil aydınlatma uygulamaları, enerji koruma ve güvenlik uygulamaları, çalışma ortamına ve standartlarına uygun aydınlatma türüdür.
Bize Ulaşın

info@adcmuhendislik.com